İdo dil hakkında - 1. bölüm
Saturday, April 05, 2008
Merhaba. Bugün İdo adlı bir dil hakkında biraz yazmak istiyorum. Türkçe Vikipedi'sinde İdo dili adlı bir sayfa var ve orada yazmak istiyorum ama hala Türkçe öğrendiğim için bir ansiklopedide Türkçe yazmak istesem de düzeltmesi gereken şey çok olacak, ve şimdi biraz daha teklifsiz bir şey yazmak istiyorum.
Ben Türk değilim ve Türkçemi düzeltirseniz teşekkür ederim.
İdo nasıl bir dil?
Öncelikle, İdo 1907 yılında doğmuş bir yapay dildir. Bir yapay dil olarak, İdo doğal dillerden daha kolay ve mantıklı. Örneğin İdo'da bütün isimlerin sonunda o bulunur. Bütün isimfiillerin sonunda ar, belirtecin sonunda e, sıfatın sonunda a bulunur, v.s. Onun için bir cümleyi okuduğunuzda, anlamını bilmiyorsanız da sözcükların ismi, zarfı, fiili v.s. olduğunu bilebiliyoruz. Mesela bu cümle:
En la skolo esas multa kati.
Türkçesi: Okulda çok kediler var.
Bu cümlede skolo'nun sonunda o bulunduğu için bu bir isimdir. Esas'ın sonunda as bulunduğu için geniş zaman, multa'nın sonunda a bulunduğu için bir sıfat, ve kati'nin sonunda i bulunduğu için bunun bir çoğul isim olduğunu biliyoruz.
İdo'nun sözcükleri de Avrupa'daki altı önemli dillerden geliyor, yani İtalyanca, İspanyolca, İngilizce, Fransızca, Almanca ve Rusça'dan geliyorlar. Örneğin skolo böyle:
|
|
Daha sonra İdo'nun dilbilgisi hakkında yazmak isterim ama şimdilik İdo'nun kolay bir dil olduğunu bilseniz yeter. Şimdi İdo'nun neden yaratıldığı hakkında yazarım.
Şimdi dünyada en güçlü dil İngilizce'dir. Yüz yıl önce en güçlü Fransızca'ydı, ve daha önce Latince de çok güçlüydü. Bu diller kolay değil, ve onları ana dil olarak bilirseniz büyük bir avantajınız var. Yani, uluslararası bir toplumda İngilizce kullanılıyorsa, ana dil olarak kullananlar çok rahatlıkla konuşabiliyor ama İngilizce'yı yabancı dil olarak kullananlar o kadar rahat olmayabiliyor. Onların her zaman konuşurken kendi İngilizce'sinin doğru olup olmadığını düşünmesi gerekiyor. Ama bu toplamda herkes başka bir dil (İdo gibi) kullansa herkes eşit olacak, ve sadece kendi ana dilini kullanırken büyük/haksız bir avantajı olanlar yok. Biliyorsunuz, toplantılarda İngilizce konuşulduğu için ana dili İngilizce olmayanlar sorun yaşıyorlar.
Şimdi biraz yorgunum ama betirtmeden önce şimdi dünyada İdo'nun kullanıcısının ne kadar olduğunu belirtmek istiyorum. Sadece İdo'nun kullanıldığı ülke olmadığı için kesin bir sayı yok ama, bence belki 1500 kişi. Her yıl Avrupa'da bir İdo toplantı var (Kore'de oturduğu için gidemedim) ve oraya yaklaşık 20 kişi geliyor. Tabii ki, Avrupa'ya kadar gidebilen o kadar çok değil.
2 comments:
Merhaba,
Hoşgörüne sığınarak bazı cümlelerini düzeltmek istiyorum.
"Türkçe'de yazmak istesem de düzeltmesi gereken şey çok olacak, ve şimdi biraz daha teklifsiz bir şey yazmak istiyorum."
Şöyle yazılması daha doğru olur:"Türkçe yazmak istesem de..."
"Ben Türk değilim ve Türkçemi düzeltseniz teşekkür ederim." yerine "Ben Türk değilim ve Türkçemi düzeltirseniz teşekkür ederim." olmalı.
"İdo doğa dillerden daha kolay ve mantıklı." "Doğa" yerine "doğal" kelimesi gelmeli.
"Bütün master fiillerin sonunda"
Master fiil değil isim-fiil ya da adeylem denmeliydi.
"Böyle İdo'nun sözcüklerde insanların bildikleri sözcük çok var, ve başka dilin öğrenimine de İdo bir yardımcı olabiliyor." cümlesi yerine
"Gördüğünüz gibi İdo'yla diğer diller arasında birçok ortak sözcük var ve başka bir dilin öğrenimine de İdo yardımcı olabiliyor." denilmesi daha uygun olur.
"Biraz sonra İdo'nun dilbilgisi hakkında daha yazmak isterim ama şimdilik İdo'nun kolay bir dil olduğunu bilirseniz yeter. Şimdi İdo'nun neden yaratıldığı hakkında yazarım." cümlesi şöyle olmalı:
"Daha sonra İdo'nun dilbilgisi hakkında yazmak isterim ama şimdilik İdo'nun kolay bir dil olduğunu bilseniz yeter. Şimdi İdo'nun neden yaratıldığı hakkında yazayım."
"...ve onları ana dil olarak bilirseniz büyük bir avantajınız var." ana dil yerine ana diliniz kullanılmalı.
"Onlar her zaman konuşurken kendinin İngilizce'si doğru olup olmadığını düşünmesi gerekiyor." yerine "Onların, her zaman konuşurken kendi İngilizce'sinin doğru olup olmadığını düşünmesi gerekiyor"
"Ama bu toplamda herkes bir diğer dil kullanıyorlarsa herkes eşit olacak, ve ana dil gibi büyük bir avantajı olan yok." Bu cümleyle galiba "Herkes kendi dilini kullansa eşit olacak; ancak toplantılarda İngilizce konuşulduğu için ana dili İngilizce olmayanlar sorun yaşıyorlar."
"Her yıl Avrupa'da bir İdo toplam var (Kore'de oturduğu için gidemedim) ve orada yaklaşık 20 kişi geliyor." "Toplam" kelimesi "toplantı" olcak. "Orada" kelimesi yerine de "oraya" denmeli.
Saygılarımla.
Çok teşekkürler! Yazdıklarımı düzelttim. En sonunda en çok yazmak istediğim şey bu: şimdi problem çok ama başka bir dil (İdo gibi) kullanılıyorsa herkes eşit bir şekilde konuşabiliyorlar - onun için en sondaki yazdıklarımı biraz değiştim.
Post a Comment